Eğitim

Akademik Gelecek Bütçeye Mi Bağlı? Vakıf Üniversitelerinde Erişim Krizi Derinleşiyor

Türkiye'deki vakıf üniversiteleri 2025-2026 akademik yılı eğitim ücretlerinde rekor seviyelere ulaştı. Tıp, diş hekimliği, mühendislik ve hukuk gibi alanlarda eğitim bedelleri 1,5 milyon TL’ye yaklaşırken, özellikle orta gelirli aileler için yükseköğretim erişimi ciddi bir sınav haline geldi.

Uzmanlar, mevcut fiyat politikasının fırsat eşitliği ilkesini zedelediğini ve sosyoekonomik ayrışmayı körüklediğini belirtiyor.

Rekor Zamlar: Eğitim Bedelleri Ülke Gündeminde

  • Başkent Üniversitesi: Tıp ve diş hekimliği fakülteleri için 1 milyon 480 bin TL’ye varan ücret.
  • TOBB ETÜ: Tıp fakültesi için %55 zam ile 1 milyon 302 bin TL.
  • Bilkent Üniversitesi: Mühendislik ve temel lisans bölümleri için 950 bin TL.
  • Acıbadem Üniversitesi: Tıp (50% burslu) öğrenciler için ücret 1 milyon 175 bin TL.
  • TED, MEF, Çankaya, Lokman Hekim: Mühendislik, psikoloji, hukuk gibi bölümler 900 bin TL bandında.

Burslara Yoğun Talep: Eşitlik Arayışı Artıyor
Bu denli yüksek ücretler, tam burslu kontenjanlara rekor başvuruların önünü açtı. Eğitim danışmanlarına göre, 2025 tercih döneminde özellikle tıp ve mühendislik alanlarında burs kazanmak, öğrenciler için hayati öneme sahip olacak. Ancak burs kontenjanlarının sınırlı olması, yüz binlerce öğrenciyi zorlu bir rekabetin içine sürüklüyor.

Uzmanlar Uyarıyor: “Yükseköğretimde Sınıfsal Ayrım Derinleşebilir”
Eğitim sosyoloğu Prof. Dr. Selim Güven:

“Bu tablo, yalnızca fiyatların yükselmesini değil; akademik geleceğin sınıfsal ayrışmaya göre şekillenmesini işaret ediyor. Devlet destekli sistemler ve hibeler acilen genişletilmeli.”

Eğitim Politikaları ve Sosyal Adalet Tartışması Yükseköğretimdeki bu ücret artışı, eğitimde kamu-özel dengesinin yeniden sorgulanmasına neden oldu. Uzmanlar, vakıf üniversitelerinin erişilebilirliği artırmak için daha şeffaf burs politikaları ve kamu destekli katkı modelleri sunması gerektiğini vurguluyor.